top of page
Yazarın fotoğrafıTalha Bayram

Yeşil Vadi Kampı

Güncelleme tarihi: 24 Oca 2024


Daha önceki yazımda Bursa Suuçtu Şelalesi'ndeki ilk kamp deneyimimden bahsetmiştim. Bu yazımda ise Fethiye Yeşil Vadi'ye giderek yaptığım kampı sizlerle paylaşacağım.


Öncelikle yolculuğumuzu anlatmak istiyorum. İzmir’den Fethiye’ye şehirler arası otobüs bileti alarak şoföre Yanıklar köyünde inmek istediğimizi söyledik. Yolculuğumuz yaklaşık 7-8 saat sürdü. Yanıklar köyüne yakın çevre yolu üzerinde bulunan marketlerde indik ve oradan taksi ile takır tukur ve bir o kadar da virajlı olan yolların ardından Yeşil Vadi'ye ulaştık.



Yeşil Vadi


Taksiden indiğimizde bizi karşılayan serin esintiler eşliğindeki suyun sesi ve eşsiz bir manzara oldu. Burası iki dağın arasından akan buz gibi tatlı suyun yemyeşil ağaçlarla buluştuğu, dört bir yanı kuş seslerinin sardığı adeta cennetten bir köşeydi.


Bir süre durup manzaranın ve bol oksijenli taze havanın tadını çıkardıktan sonra çadırımızı kurmak için harekete geçtik. Diğer kampımızdan farklı olarak bu sefer tüm malzemelerimiz eksiksiz bir şekilde bulunuyordu. Bu yüzden vakit kaybetmeden çadırımızı kurduk ve yataklarımızı hazırladık.


Çadırı, kapısını açtığımızda ördekleri ve yeşile kaçan bir mavisi olan suyu görebileceğimiz şekilde konumlandırdık. Sonrasında kendimizi o buz gibi suyun içine attık ve vadinin ilerleyen kısımlarına doğru yüzmeye başladık. Sık ağaçlardan oluşan kayalık ve doğayla tamamen iç içe olan bu yemyeşil yer insanın içini huzurla dolduruyordu.


Tüm bunların üstüne karnımız iyiden iyiye zil çalmaya başladı. Suyun ve yeşilliğin tadını çıkararak ton balıklı bulgur pilavından oluşan konservelerimizi yedik. Bu sırada güneş de yavaş yavaş kendi yerini ay ışıklarına bıraktı. Kampların olmazsa olmazı olan ateşi yaktık ve ateş başında doğanın sesiyle birlikte yıldızları izledik. Şehrin dışında, ışık kirliliği olmayan bu yerde yıldızlar daha parlak ve bize daha yakın görünüyordu. Sanki ayağa kalkıp bir yıldıza uzansam tutabilecekmişim gibi.



Yeşil Vadi, Kamp,ördek
Fotoğraf Talha Bayram

Böylesine güzel bir yerde zamanın nasıl geçtiğini anlamamış ve gündelik hayatımızdaki tüm kaygılarımızı unutmuştuk. Bir süre sonra da uyku bizi etkisi altına almıştı.


Uyumak için çadıra dönerken kayalığın üstünde birçok akrep gördük. Sadece belgesellerde gördüğüm akrepleri hayatımda ilk defa canlı canlı görmek hayli garipti. Biraz endişe ve tedirginlikle çadırımıza girdik buna rağmen yine de mışıl mışıl uyumaktan kendimizi alamadık.


Doğadayken anlamadığım şekilde hayat erken başlıyor. Normalde alarm kurmadan uyanamayan biri olarak sabah 6'da uyanmıştım bile. Çadırın kapısını açmamızla yüzümüze çarpan taze, soğuk havanın bunda etkisi vardı belki de.


Bir süre suya girip oyalandıktan sonra mütevazi bir kahvaltı olan labne peynirli ve salamlı sandviçlerimizi yedik. Kahvaltımızı bitirip dolaşmak için yamaçlara doğru yola koyulduk. Kayalıklı, kaygan ve ağaçlı patikalarda yürüyüp biraz keşif yaptık. Bu keşif bizi sıcaklatıp terletince yine rotamızı buz gibi suya çevirdik.


Yeşil Vadi'deki bir günümüz bu şekilde geçti. Toplamda ise üç gün geçirdiğimiz bu güzeller güzeli yerden ayrılmayı hiç istemedik. Siz de doğayı ve kamp yapmayı seviyorsanız Yeşil Vadi mutlaka görmeniz gereken yerlerden biri.


Biz bu kampı yapmaktan çok keyif almıştık. Umarım siz de okumaktan keyif almışsınızdır. Düşüncelerinizi yorumlar kısmında benimle paylaşabilirsiniz. Bir sonraki yazımda görüşmek üzere!

1.031 görüntüleme0 yorum

Comments


bottom of page